Boyalı su, gaz,  cop ve ataerki

Elif Dumanlı

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası – Eğitim Sen, Ankara, 2000’li yılların başlarından itibaren 

Bülent Ecevit’in başbakan olduğu koalisyon hükümeti döneminde sendikaya üye oldum. Sendikanın çok güçlü olduğu bir dönemdi. Üye olmak için sendikaya biz ulaşıyorduk. Çubuk’ta çalıştığım dönemde, sendikanın kapanma davası vardı. Geniş katılımlı eylemler başladığında, yirmilik diş sorunum vardı. Ben sabah erkenden Hacettepe Üniversitesi diş kliniğine gidip yirmilik dişlerimi çektiriyor, morfinin etkisi geçmeden, elim yüzüm şiş içinde soluğu eylem alanında alıyordum. O dönemde de polis sert müdahalede bulunuyordu ama inadına eylem alanını terk etmiyorduk. Haklılığımız bize güç veriyordu. Eylem alanında tanık olduğum bir olay benim için dönüm noktası oldu: Polis saldırıya hazırlanıyordu. O dönemde genellikle boyalı su sıkılıyor, ardından gaz atılıyor ve polis coplarıyla saldırıyordu. Eğitim Sen’in pankartının arkasında erkek üyeler toplanmaya başladı. Erkekler, kadınlara arkaya doğru gitmelerini söylüyorlardı. Kadın üyelerden biri arkaya doğru gitmeye itiraz etti ve pankartı sıkı sıkı tuttu. O anda sendika ortamında bile ataerkil düşünceye ve davranışlara karşı direnmemiz gerektiğini anladım.   

Elif Dumanlı’nın anlatısının tamamını okumak için tıklayınız. 

Elif Dumanlı’nın anlatı kaydı 2022 yılında yapılmıştır.