HAKKIMIZDA

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi

2021 yılında kurulan İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi, müze pedagojisi modülleri, kültürel etkinlikler, yayınlar ve alternatif iletişim yöntemleri eşliğinde fiziksel ve sanal sergi konseptleri tasarlar ve gerçekleştirir.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi‘nin Toplumsal Cinsiyete Yaklaşımı

Toplumsal cinsiyet, kişilerin kendi beyanlarına dayanır.  Her birey, kendini  özgür iradesiyle tanımlama hakkına sahiptir. Kadın ve erkek ikiliğinin ötesinde kuir oluşlar vardır. Toplumsal cinsiyet kavramı zaman, mekân ve kültür gibi faktörlerden etkilenir; toplumdan topluma ve bireyden bireye, ya da bireyin yaşamı boyunca değişebilir, akışkan ve öznel  içeriklidir, öznelerin aktivizmi ile zenginleşir.

Müzelerin, toplumsal adaletin sağlanması ve eşitsizliklere karşı mücadele için bir eylem ve politika platformu olma görevi ve sorumluluğu olmalıdır. İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi ikili cinsiyet rejiminin yarattığı eşitsizlikleri, ayrımcılığı, tahakkümü görüyor, heteronormatif ve cisnormatif müzecilik anlayışının ötesinde, kapsayıcı ve kesişimsel alanlar kurarak çalışıyor.

Müzenin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Politikası

Toplumsal cinsiyet eşitliği, İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin başta gelen çalışma prensibidir.

Müze, Uluslararası İnsan Hakları Hukuku (IHRL), BM Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi kapsamındaki toplumsal cinsiyet eşitliği hedeflerinin ve bu hedeflerin getirdiği yükümlülüklerin savunucusudur.

Organizasyon Yapısı

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin taşıyıcı kuruluşu, Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Derneği, bir sivil toplum örgütüdür. Dernek, 14 Şubat 2022 tarihinde İstanbul’da kurulmuştur.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi, Ekim 2021’de farklı yaşlarda (23-73), farklı yaşam deneyimleri ve uzmanlık alanları olan on sekiz gönüllü ile çalışmaya başladı.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi, her cinsiyetten, etnik, kültürel, dinî kökenden ve anadilden insanın deneyimlerinin müzenin çalışmalarına yansıması için yöntemler geliştirir, birlikte yaratıcı olunabilecek alanlar açar.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin İdeali

Uluslararası Müzeler Konseyi (International Council of Museums, ICOM), müzelerin “toplumun gelişmesinin hizmetinde olması gerektiği” ilkesini ilk kez 1974 yılında müze tanımına dahil etmişti. Müzelerin aynı zamanda “kapsayıcı kurumlar olması” gerekliliği ise, nihayet 2022 yılında müze tanımında yer aldı.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin çalışma anlayışı ICOM’un kapsayıcı müze tanımıçerçevesinde ve fakat bu tanımın da ötesinde olma hedeflidir. Toplumlar, ancak barış ortamında gelişebilecekleri için, önce toplumsal barış gereklidir. İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin vizyonu, barış içinde yaşamanın, tartışılmaz temel insan hakkı olduğunun genelkabul gördüğü bir toplumdur. Bu nedenle müze, Türkiye’de barış içinde yaşanabilecek bir topluma katkıda bulunacak çalışmalar yapar.

Barış olmayan bir toplumda yaşamak, hayatlarımızı derinden etkiliyor ve nesiller boyudur her yaştan insanın, insan hakları savunucularının, feminist eylemcilerin enerjisini tüketiyor.

Türkiye’de barış içinde yaşayan kapsayıcı bir toplum hayalimiz var ve bu hayali gerçekleştirmeye kararlıyız. Etnik gruplar, farklı ana dillerden insanlar, sosyal sınıflar, kültürel geçmişler, cinsel yönelimler, engeli olanlar ve olmayanlar ve nesiller arasında diyalog için fırsatlar sunan bir toplum olmak mümkün. Ayrımcılığın olmadığı bir toplum, İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’ni kuran grubun vizyonu ve bu hayal müzenin kuruluşundaki fikrin ve bir STK olarak müzenin varlığının ve devamının garantisi olan gönüllü emeklerin nedenidir.

Misyon

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi, araştırma ve uygulama odaklı konseptiyle, fiziksel ve sanal sergiler geliştirir. Sergileri bağlamında gerçekleştirilen feminist müze pedagojisi modülleri ve kültürel etkinlik konseptleriyle, Türkiye‘deki müzecilik anlayışına kapsayıcı alternatifler sunar.

Müze her projesinde, ana dil, etnik grup, sosyal sınıf, kültürel geçmiş, cinsel yönelimler, engellilik, dini inanç ve yaş gibi faktörleri dikkate alan, kesişimsellik ve kapsayıcılık ilkelerini dikkate alır.

Müzenin her projesi kadın tarihi, siyaset, eğitim, iş, kültür, sanat ve iklim krizi gibi farklı alanlarda toplumsal cinsiyet rollerini tartışır. Projelerinde katılımcılık için alternatifler üretir.

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi’nin Konumu ve Değeri

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi, Türkiye’nin ilk toplumsal cinsiyet müzesi olarak, katılımcı ve kapsayıcı, projeleriyle toplumsal barışa katkı sağlıyor, çünkü müze:
• Feminist sanat ve eğitim pratikleriyle, bireyleri ve toplulukları tartışmaya, işbirliğine ve etkileşime davet ediyor.
• Cinsel, dinsel, etnik veya ırksal damgalamalarla marjinalleştirilmiş grupların yaşamlarını içeren alternatif müze anlatısını teşvik ediyor.
• Kesişimsel anlayışla, kapsayıcılığı sergiliyor.

DESTEKLEYENLER

culture-civic-destekcilerimiz
k143_newton_fund_grant_recipients_guidelines_v2
rosa-l-logo

İstanbul Toplumsal Cinsiyet Müzesi bu siteyi bir Avrupa Birliği projesi olan CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı desteği ile hazırlanmıştır.  

Skip to content